Meclis kürsüsünde “Enkazlara karışıp gidenleri, rastgele gömülen isimsiz bedenleri,
kayıp çocuklarını arayan aileleri içime sindiremiyorum” diyen CHP’li Bankoğlu’na
AKP’li vekiller “yapılanları görün” diye tepki gösterdi.
KIZILAY ÇADIRLARININ PARAYLA SATILMASININ BİRİNCİ YILI!
İyi Parti’nin geçen bir yılda deprem bölgesinde yapılan çalışmalara ilişkin Meclis’e
sunduğu önerge üzerine söz alan Bankoğlu, şunları söyledi:
“6 Şubat 2024 depremin birinci yılı. Aynı zamanda, enkaz altında yardım bekleyen
insanlara ölmeden selalarının dinletilmesinin de birinci yılı, Kızılay çadırlarının
parayla satılmasının da birinci yılı, enkaz altındaki insanların internetinin kesilmesinin
de birinci yılı, bir şişe su için saatlerce beklemenin, kar suyu eritip çocuklara içirmenin
de birinci yılı, Battaniye dağıtımı için referans istemenin de birinci yılı, yardıma giden
belediye araçlarına AKP logosu yapıştırmanın birinci yılı, ‘Tek Yürek Türkiye’ diye
yandaşların ekranda parayla şov yapmasının birinci yılı, on binlerce insanın hâlâ
çadırlarda yaşamasının birinci yılı, enkaz altında can veren on binlerce insanımızın
hesabının sorulmamasının birinci yılı.”
GÖMÜLEMEYENLERE, KEFEN BULUNAMAYANLARA TANIK OLDUK
“O gün büyük bir kargaşa, büyük bir koordinasyonsuzluk, ihmalkârlık ama en önemlisi
yönetememezlik vardı. İnsanların göçük altında kalan yakınlarını kendi çabalarıyla
çıkarmalarına tanık olduk hep beraber. Elleriyle beton kazmalarına tanık olduk. Bir yıl
geçti, ben eminim hâlâ hiçbirimizin kulaklarından ‘beni kurtarın, sesimi duyan var mı’
sesleri gitmiyor. Kaldırımlar cansız bedenlerle doluydu. Gömülemeyenlere, kefen
bulunamayanlara tanık olduk biz. Bunların hiçbiri yalan değil. Hatay'da on sekiz gün
boyunca gözlerimizle gördük hepsini. Depremin ilk üç gününde askerleri ilk anda
sahaya indirebilirdiniz, indirmediniz. İlk üç günde seyyar hastaneler kurulabilirdi,
mutfaklar kurulabilirdi ama kurulmadı, kurmadınız. Altıncı günden sonra bir sürü
bakan, koordinatör vali atadınız, gelen yardımlara el koydular ama bu yardımları bile
insanca dağıtmayı beceremediniz. Aylarca ama aylarca barınma sorunu, çadır
sorunu çözülemedi. Neden mi? Çünkü çadır sattınız siz, yiyecek sattınız siz.
Türkiye'nin dört bir yanından gönüllüler yardımlar yaptılar, o yardımları bile ‘biz
yaptık’ diye kendi istatistiklerinize kattınız.”
SİZİN TEK DERDİNİZ VAR: RANT, KÂR, PARA!
“O gün de depremden siyasi rant yaratmaya çalışıyordunuz, bugün de aynı şeyi
yapıyorsunuz. Şimdi depremzedelere ikinci bir deprem yaşatmak üzere rezerv alanı
ilan ederek mülkiyet haklarını gasp ediyorsunuz. Asbestle, kanser tehlikesiyle
hayatlarının kaybedilmesi sizin umurunuzda değil çünkü. Peki, söyler misiniz, asbest
ihaleleri kim tarafından hangi şirketlere verildi, nasıl bu ihaleler yapıldı? Çık buraya
açıkla. Bölge halkı soruyor, çık buradan anlat. Nereden yaptın o ihaleleri, nasıl
yaptınız o ihaleleri açıklayın. Sizin asbestle de kanser tehlikesiyle de insanların bu
yüzden hayatlarını kaybetmeleriyle derdiniz yok. Sizin tek derdiniz var: Rant, kâr,
para; sizin tek umurunuzda olan şey bu.”
HERKESİN CUMHURBAŞKANIYIM DİYE YEMİN EDİP HATAYLILARI TEHDİT
EDİYOR!
“Ben bir insan olarak enkazlara karışıp gidenleri, rastgele gömülen isimsiz bedenleri,
kayıp çocuklarını arayan aileleri içime sindiremiyorum. Depremden sağ kurtulup
çadırda selden ölenleri kabullenemiyorum. Bugün sizin bir bakanınızın
depremzedeler için ‘İyi ki evimiz yıkıldı, şimdi villada oturuyoruz’ demiş diye alenen
yalan söyleyip sonra da şehit ailesinin çadırına ısıtıcı götürmesini reddediyorum. En
kötüsü de yarın benzer bir felaket yaşandığında aynı şeylerin yeniden yaşanacağını
bilmeyi hazmedemiyorum. Bir yıl geçti, bana buradan laf atmayı biliyorsunuz, bir yıl
geçti verdiğiniz sözleri niye tutmadınız? Bir yıl geçmiş ‘Herkesin Cumhurbaşkanıyım
ben’ diye yemin eden kişi ‘Oy yoksa yardım yok, Hatay’ı gördünüz işte’ diye
depremzedeleri tehdit ediyor. Ben utandım ben bu sözden, ben utandım. Şaşırmadık
ama utandık. Söz verip yapamadıklarınız için, ortaya çıkan tüm yalanlarınız için
utanın, utanın, utanın!”
GÜNDEM
30 Nisan 2025GÜNDEM
30 Nisan 2025GÜNDEM
30 Nisan 2025GÜNDEM
30 Nisan 2025GÜNDEM
30 Nisan 2025GÜNDEM
30 Nisan 2025GÜNDEM
30 Nisan 2025